Ben bir kağıt, defter ve kalem bağımlısıyım.

Yedi yaşında yazmaya başladım. İlk yazdığım zaman ne sınıf arkadaşlarım, ne çevremdekiler inanmıştı o şiiri benim yazdığıma. Ama ilkokul öğretmenim, Hasan hoca inanmıştı biliyorum. Güneş gözlüğü gibi kara camlarının ardından bakarken gözlerinin gülümsediğini görmüştüm. İnanan gözlerle teşekkür etmişti. O gün bugündür yazıyorum, hem de hiç bıkmadan. Artık şiir pek yazmasam da liseye kadar epey yazdım. Düzenlemeye ve toplanmaya ihtiyacı olan o kadar çok şiirim var ki; ama şu an için onları tekrar okuyacak vaktim ve beğenim yok. Yazdıklarımı tekrar okurken artık sevemiyorum. 

Yazdığım günden bu yana da bitmeyen bir kırtasiye merağım var. Kalemlere, defterlere, kağıtlara sevgim hiç bitmedi. Annemin ilkokuldayken aldığı renkli yuvarlak kurşun kalemleri çok severdim. Biraz kalemi farklı tuttuğumdan ve bastırarak yazdığımdan çabucak bitirirdim. Ne annem şikayet etti kalemleri bitirmemden, ne babam şikayet etti tüm paramı kalemlere, kitaplara harcamamdan. Çünkü ben o kalemlerle o kağıtlara güzel şeyler yazıyordum.

Yazmayı, kalemleri ve defterleri ve defterlere güzel yazı yazanları, eski notları, kitapları çok seviyorum. Bu blogu da o yüzden açtım ve yakın zamanda elyapımı kağıt yapacağım. Elyapımı kağıtlardan da defter yapacağım. Aslında elyapımı kağıdın bir sonraki aşaması olan hamur yapmasını bile biliyorum, ilkokuldaki deli iş eğitimi hocamız öğretmişti. Ona da buradan selam ederim. Böyle başlayayım. Yakın zamanda elyapımı kağıt çalışmalarımı da paylaşacağım. Ve tabi sevdiğim kalem, defter markalarını, sevdiğim kitapları da paylaşmayı da ihmal etmeyeceğim.

Teşekkürler, sevgiler.